26 Ocak 2010 Salı

500 days of summer



Hatırı sayılır çoğunlukta erkeğin yaşadığı/yaşayacağı büyük bir travmayı naif bir şekilde ve başarılı bir kurgu ile anlatan güzel film. Yaraya tuz basmak yerine anne şefkatiyle "üfleyen" film.

İçinde The Smiths geçen film. İçinde tebrik kartları ve karaoke geçen film. İçinde Summer gibi şahane ama zehirli bir karakter barındıran film. Autumn ile şaşırtan film. Şahane ayrıntıları ve "sulu" olmayan komik yan karakterleri ile gülümseten "farklı" film. Kimi bölümlerinde, eskilerde kalmış bazı insanlara küfür ettiren film.

Öyle ise yönetmenin filmin hemen başındaki notu ile kapatalım:

"note: the following is a work of fiction.
any resemblance to persons living or dead is purely coincidental.


especially you jenny beckman.

bitch."

Not: Zooey Deschanel, sana lafımız yok ama o canlandırdığın Summer'ın Allah bin belasını versin...

http://fataliyev.blogspot.com/

5 yorum:

leylak sarabi dedi ki...

Zooey Deschanel'in Sugar Town yorumu da şukela. :)

fataliyev dedi ki...

Evet ya bak onu unutmuşum ben :]

En Sevdiğim Şey dedi ki...

lütfen amaaa yaaa, başarısız bir sondu... ne o ööö'le autumn... yazdan sonra gelen sonbahar... içimden sıradakiii,, botlarını çıkarda gir demek geçti:PP

fataliyev dedi ki...

Lütfeni falan yok bu işin; beğeni meselesi işte :]

En Sevdiğim Şey dedi ki...

peki o zaman sustum...